DOLAR 41,6126 0,23%
EURO 48,8407 0,44%
ALTIN 5.338,680,24
BITCOIN 50128081,09%
Adıyaman
28°

AÇIK

02:00

İMSAK Vakti

Fahrettin Çelik

Fahrettin Çelik

26 Eylül 2025 Cuma

FIRATIN İKİ YAKASI

FIRATIN İKİ YAKASI
1

BEĞENDİM

ABONE OL

Usta kalem, onlarca eseri çok baskılar yapan Eğitimci – Yazar değerli abim Cuma Karataş, “Fırat’ın İki Yakası” isimli romanımızı değerlendirmiş. Yazı hayatımda beni cesaretlendiren, motivasyonumu arttıran, belki ileride yeni eserlerin yazılmasına vesile olan bu değerli makale için şükranlarımı sunuyorum.

FIRATIN İKİ YAKASI

Fahrettin Çelik; Fırat’ın İki Yakası romanında kan davası konusunu işliyor. Kan davası doğu, güneydoğu coğrafyasının önemli kanayan yaralarından birisi. Roman Adıyaman Samsat ile Urfa Bozova köylerinde geçiyor. Bu toprakları bilirim. Dedemler o topraklardan göçüp gelmişler. Hala Bozova’da kan bağlarımızın olduğu birkaç köy var. Küçük ve güzel halamı da çocuk yaşlarda o köylerden birisine gelin vermişler. Hala çocuklarıyla sık sık görüşür, köylerine giderim. Aile ziyaretlerine gittiğim için az çok bilirim o toprakları… On on beş yıl öncesine kadar topraklar boştu. Eken biçen yoktu. Çünkü yörenin insanları kan davası ile birbirlerini bir şekilde kör bir dövüşün içinde hırpalayıp duruyorlardı.

Fahrettin Beyin romanında bu yaşananların izlerini gördüm. Kan davası öyle bir girdap ki girenin çıkamadığı, kardeşin kardeşi vurduğu ayrı bir dünya… Nitekim Fahrettin Beyin romanında kırk yıllık eşi Hazal; kocası Hacı’ya kan davası yüzünden ihanet eder. Kardeşinin intikamını almak için eşinin ölmesine razı olur. Kardeşi Hasan’ın kanının intikamını alması için kocasını öldürmek isteyen yeğenleri ile işbirliği yapar. Romanda verilmese de Hacı’nın silahını çıkınından alan karısı Hazal’dır. Kocasını bile bile ölüme gönderir. Hazal; Hacı’nın abisi Yusuf’a verdiği yanıtta bu açıkça söyler; “Biz hakkımız olan intikamı aldık. Şükürler olsun şimdi alnımız açıktır bizim.”

Oysa Hacı Hazal’ı dört çocukla dul kalmış bir kadınken onunla evlenmiş. Çocuklarına babalık etmiştir. Kendisini öldürmek isteyenlerle işbirliği yapan Memati; Hacı’nın üvey oğludur. Hacı çalışarak onları büyütmüş, öz çocuklarından ayırmamıştır.

Köylerde yaşayan ve birbirini bir şekilde rahatsız eden bu köylerin çocukları, gençleri uzun yıllar toprağa gönül vermedi, veremedi. Kan davası, kavga dövüş sürüp geldi. Ta ki köydeki gençlerin bazıları kente göçene dek… Özellikle Antep, Nizip ve Urfa’ya yerleşip iş tutan, çalışmaya başlayan gençler ilk kez yeni hayatı keşfetti. Bu yaşamda para kazanmak, ev almak, evine komşularında gördüğü eşyaları almak… Gençlerin bu kente tutunma çabası köye de yansıdı. Toprakları sürmeye başladılar. Son zamanların altını fıstığın değerini fark ettiler. Neredeyse hiç ekilmeyen sadece koyunların otlağı olan alanlara traktörün de desteğiyle fıstık fideleri, zeytin ekmeye başladılar. İş, uğraş derken kavga etmeye zaman kalmadı. Boş alanları ıslah edip sahiplenmeye başladılar. Bu da kan davalarını biraz soldurdu. Fahrettin Bey romanında Yusuf kimliğinde kente yerleşen gençleri anlatır. Samsat’a yerleşen Yusuf hep kan davasından uzak durmaya çalışır. Kendisini öldürmeye gelenlere bile zarar vermek istemez. Romanın onunda intikam almak için kardeşi Hacı’yı öldürenlerden bile ilgilenmez. Çünkü Samsat’ta bir işi ve büyüteceği çocukları vardır. Önünde daha iyi seçenekler vardır.

Bahar ayında Bozova’ya bir etkinliğe gittiğimde gördüm. Topraklarda çok az boş alan kalmış. Dağ, taş fıstık ekilmiş. Birecik’ten çıkıp Adıyaman’a kadar fıstık bahçeleri arasında gidiyor asfalt yolda aracımız. Yusuf’un tercihi bu coğrafyada artık güçlü bir seçenek. İnsanlar da epey yol almış görünüyor.

Fırat’ın İki Yakası’nı okurken yaşadıklarımı da göz önüne alarak yorumlamak en iyisi diye düşündüm. Fahrettin Bey de bu topraklarda Yusufların çoğalmasını düşünüyor. Bence romanın başkahramanı Yusuf’tur. Hazal biraz gölgede kalmış, ikili kişiliğini yakalamada zorlandığımız bir kadın, bir ana, bir aşiret üyesi…?

Yer yer kahramanlar içsesleri ile anlatılırken bazen yazar mı yoksa kahraman mı konuşuyor ikilemine düşüyor gibi oluyoruz. Ama romanın sağlam öyküsü ve derinliği bu eksiklikleri de kapatıyor

Fırat’ın İki Yakası kolay okunan, anlatım açısından başarıl bir ilk yapıt.

Fahrettin Çelik’in ilk romanı.